DOWN SENDROM

Bazı kişilerin hastalık olarak algıladığı bu kişiler sadece ama sadece genetik bir farklılıktır. 21, kromozomun 2 yani çift değil de 3 tane olması nedeni ile 46 kromozom yerine 47 kromozom olması durumudur. Her 800 doğumda 1 görülen genetik bir farklılıktır. Birleşmiş Milletler, toplumda farkındalık yaratmak amacıyla 21 Mart’ı resmi Dünya Down Sendromu Günü olarak tanınmıştır.

Down sendromunun sebepleri;

Down Sendromuna neden olan belirleyici faktörler konusunda, annenin yaşı, radyasyon, troit antibodies, uyuşturucu ve alkol kullanımı gibi çeşitli tezler ortaya atılmış olsa da bunların içinde kesinlik kazanmış olanı yoktur. Sonuçta 21. Kromozom bilinmedik bir nedenle bölünememiş ve yeni hücrede yerini korumuştur.

Annenin yaşının ilerlemiş olması, sendromun sıklığı ile ilişkili olan tek istatistik veridir. Son yıllarda yapılan çalışmalar kromozom bölünmezliğinin yalnızca anne yumurtasından değil baba sperminden de kaynaklanabileceğini göstermiştir.

Down sendromlu kişilerde ki farklılıklar;

  1. Zekâ bölümü genellikle 30–50 arasındadır.
  2. Kafaları ufaktır. Buna paralel olarak beyinleri ufaktır.
  3. Yüzleri oval ve yassıdır. Burun kemikleri gelişmemiştir. Burun düz ve göz çukurları yumurta biçimindedir.
  4. Sıklıkla göz bozukluklarına rastlanır.
  5. Genellikle geç diş çıkarırlar. Dişleri ufak ve dizilişleri uygun değildir.
  6. Genellikle dilleri büyüktür. Sıklıkla ağızdan dışarı doğru sarkar.
  7. Genellikle boyunları geniştir. Boyunlarının yan tarafındaki deri gevşektir.
  8. Ayak ve eller kısa, geniş, düz ve kare biçimindedir.
  9. Saçları genellikle dik, ince ve düzdür.
  10. Üreme organları genellikle gelişmemiştir.
  11. Boyları kısadır. Özellikle yaşamlarının ilk üç yılında büyüme yavaştır.
  12. Derileri esneklikten yoksundur. Kolayca gevşer ve sertleşir.
  13. Genellikle konuşmaları düzgün değildir.

UNUTULMAMALIDIR Kİ !!!

Zihinsel engelli olmak duygusal engelli olmak demek değildir. Down sendromlu bebekler her şeyden önce bebeklerdir. Beslenme, temizlenme, sevilme ihtiyacı duyan, acıkınca, sıkılınca ağlayan, kızan, küsen, gülen, geceleri sizi uyutmayan bebekler onlar. Down sendromlu gençler de cinsel kimlikleri bulunan, ergenlik bunalımı yaşayan, aşık olan, kalbi kırılan, kardeşi ile kavga eden, kapıları vurup bangır bangır müzik dinleyen, gülen, dans eden gençlerdir. Bizler gibi onlar da tüm duyguları yaşarlar. Down sendromlu çocuklar bizlerden farklı değiller sadece 1 kromozom farklı ile dünya ya bakış açıları bizden farklı sadece. Yolda gördüğümüz zaman onun yüzündeki tebessüm bizim asık suratlarımıza karşı birer ders olmalı hayattan  belki o kadar mutlu olmaya başaramayan bizler için onlardan ders almalıyız tebessüm ve mutluluk için.