ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE DEPRESYON

 

1970 yıllardan önce depresyon sadece yetişkinler için inceleniyorken 1970 yıllarından sonra uzmanlar tarafından çocukluk dönemin de olabileceği için yetişkin ve çocuk depresyonu diye 2 ayırdılar. Çocukluk döneminde depresyon 13 yaşına kadar kızlar ve erkekler de görünme sıklığı eşit olmasına karşın 13 yaşından sonra ise kızlar da erkeklere oranla 2-3 kat artmaktadır.

Çocuklarda depresyona iten psikolojik etkenler;

  • Sevilen kişinin kaybı
  • Anne-babanın boşanması
  • Intahara tanık olma
  • Duyguların daha az ifade edildiği aile ortamı
  • Ailelerin daha az destekleyici tutum davranmaları birbirilerine
  • Aile içi şiddet durumlarında
  • Aile arasında Çocuğu dışlama
  • Aile arası iletişim eksikliği
  • Çocuk olumsuz benlik kavramı kazandıysa
  • Çocuk düşük benlik sayısı kazandıysa vb gibi nedenler çocuğu depresyona iten durumlardır.

 

BELİRTİLERİ;

  • Uyku bozuklukları( yalnız yatamama, gece korkuları şeklinde şikayetlerini söylemesi)
  • İştah bozuklukları(kilo alamama ve fazla yeme ile kilo alımı)
  • Enürezis ( 4 yaşından büyüklerin tuvalet eğitimi almalarına karşı altına kaçırma)
  • Enkoprezis( 5 yaşından büyükler için tuvalet eğitim almalarına karşı büyük abdestini ortalığa yapması)
  • Baş ve karın ağrıları söylemesi
  • Geri çekilmelerin olması
  • İlgi ve etkinliğin de azalmalar
  • Huzursuz olması
  • Davranış bozukluğu olması

Not: Bir çocuğun deprosyana girmiş olduğunu söyleyebilmemiz  için belirtilerin en az 2 hafta boyunca devam etmesi ve belirtilerden  en az 4 tanesinin bulunması gerekir.

TEDAVİSİN DE İSE;

Tedavide 2 şekilde yapılmaktadır. Bunlar ise ilaçlı tedavi ve psikoloji destek olmak üzeredir. İlaçlı tedaviye geçmeden önce çocuğun durumuna göre psikoloji destek ile başlanmalı ve sonra cevap vermiyorsa ilaçlı tedaviye geçilmelidir.

En fazla iş çocuk depresyonunda anne ve babaya düşüyor. Burada anne ve babaya çocuğun değerli olduğunu inanmasını sağlamak, fikirlerini almak, ailevi işlerde çocuğuna da rol verip onu desteklemek, her ailede olduğu gibi sözel sorunları çocuklara yansıtmadan kendi aralarında çözmesi gerekir ailelerin.